Hz. Ali Kişisel Özellikleri

Hz. Muhammed, Medine’ye Hicret’i emrettiğinde, Hz. Ali’yi Mekke’lilerin emanetlerini dağıtması ve yatağına yatarak müşrikleri atlatması için Mekke’de bıraktı. Hz. Ali görevini tamamlayıp Hz. Muhammed’den kısa bir süre sonra Medine’ye ulaştı. Medine’de Hz. Muhammed, Allah’ın onu Fatıma’ya layık gördüğünü bildirdi ve ikisini evlendirdi. Hz. Ali, Hz. Muhammed komutasındaki İslam Devleti’nde son derece aktif roller aldı; neredeyse tüm savaşlara katıldı, ordu komutanlığı, tebliğ elçiliği gibi görevleri icra etti. Üçüncü halife Osman bin Affan’ın bir suikast sonucu ölmesiyle, halife seçilerek İslam Devleti’nin başına geçti. Yönetimi sırasında Müslümanlar arasındaki ilk iç savaş (İlk Fitne) patlak verdi. Kûfe’de bir mescitte ibadet ederken Hariciler’den Abdurrahman İbn-i Mülcem tarafından hançerli saldırıya uğradı ve birkaç gün sonra öldü. Kûfe yakınlarında toprağa verildi.
İlk dönem İslam kaynaklarının birçoğunda, Hz. Ali Kâbe’nin içinde doğan ilk ve tek insan olarak kaydedilir. Hz. Ali’nin babası yerel bir kabilenin şefi olan Ebu Talib, annesi Fatıma bint Esed’dir, bununla birlikte Hz. Ali, Hz. Muhammed’in evinde ve onun gözetiminde büyümüştür. Hz. Muhammed, peygamberliğini ilan edip İslamiyet’e davet etmeye başladığında, Hz. Ali bu daveti kabul eden Şia’ya göre ilk, Sünnilere göre (Hatice’nin ardından) ikinci insandır.
Hz. Ali, İslam Dünya’sının hemen her yerinde, imanı, adaleti, ülke yönetimi, dürüstlüğü, savaşçılığı, cesareti ve ilmi ile anılır. İslam tarikatlarının çoğu, kökenleri olarak Hz. Ali’yi gösterirler ve onun soyundan geldiklerini iddia ederler. Hz. Ali İslam tarihinde üzerinde en çok tartışılan şahsiyetlerden biridir.
İlmi
Sünni ve Şii kaynaklarda Hz. Ali bin Ebu Talib’in ilmi üstünlüğünden sıkça bahsedilir. Hz. Muhammed onu ilim şehrinin kapısı; insanların en bilgini; ahkâm ilminin en âlimi ve ümmete Ehli Beyt’i açıklayan kimse olarak nitelemiştir. Hz. Ali Kuran’ın tüm ayetlerini, ne zaman yazıldıklarını ve hangi olayla bağdaştırıldığını ezbere bilmekteydi. Bunda çocukluğunun Hz. Muhammed’in yanında geçmesinin büyük rolü vardır. Kendisinin şöyle dediğine inanılır: “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum. Hakkında söylenen hadisler
“Allahın Arslanı” olarak anılan Hz. Ali’ye atfedilen aslan biçiminde yazılmış naat duası kaligrafisi.
Hadisler islamda bir rivayet zinciri ile Hz. Muhammed’e atfedilen ve O’nun söylediğine inanılan, aidiyetleri tartışmalı olan sözlerdir.(bkn. Hadis)
“Ben hikmetin şehriyim, Hz. Ali ise kapısıdır.”: -“Hz. Ali’yi ancak mümin olan sever ve ona ancak münafık olan buğzeder” [Nesai]
-“Hz. Ali’yi sevmek ateşin odunu yaktığı gibi Müslümanların günahını yok eder” [İ. Asakir]
-“Hz. Ali’ye düşman olanın düşmanı Allah’tır” [Ramuz]
-“İlim on kısım. Dokuzu Hz. Ali’de biri diğer halktadır. O bu biri de onlardan iyi bilir” [Ebu Nuaym]
-“Hz. Ali’yi seven beni sevmiştir. Ona düşmanlık bana düşmanlıktır. Onu inciten beni incitmiştir. Beni inciten de Allahü teâlâyı incitmiş olur” [Taberani]
-“İmanın birinci alameti Hz. Ali’yi sevmektir” [M. Ç. Güzin]
-“Ben kimin dostu isem Hz. Ali’de onun dostudur”
-“Ya Hz. Ali! Hayatın benimle, ölümün benimledir”
-“Hz. Ali dünyada ve ahrette kardeşimdir.”
-“Her kim Hz. Ali’ye eziyet ederse bana eziyet etmiş olur”
-Hz. Muhammed Hz. Ali için şöyle demiştir: “Senin bana oranla yerin, Harun’un Musa’ya oranla yeri gibidir. Sadece benden sonra peygamber yoktur.”
-Cennet üç kimseye âşıktır: Hz. Ali b. Ebi Talib, Ammar b. Yâsir, Selmân-ı Farisî.
-Biz Abdulmuttalib’in çocukları, cennetin efendileriyiz. Ben, Hamza, Hz. Ali, Cafer, Hasan, Hüseyin ve Mehdi…”(İbn Mace ).
Savaşçılığı
Hz. Ali’yi Allah’ın aslanı olarak resmeden bir hat.
Hz. Ali, Hz. Muhammed’in katıldığı tüm savaşlarda sancaktar olarak bulundu. Sadece Tebük seferi’ne Hz. Muhammed’in emri ile Medine’de kaldığı için katılmamıştır.
Bedir savaşında
Bedir Savaşı
Hz. Ali, Bedir savaşında karşı ordudan yirmi bir kişiyi öldürdü. Öldürdüğü kişiler arasında Muaviye’nin dedesi Utbe, dayısı Velid ve kardeşi Hanzele de vardı. Uhud savaşında ise Kureyş’in meşhur savaşçılarından dokuz kişiyle çarpıştı ve muvaffak oldu. Hz. Ali hakkında efsanevi anlatımlar bulunur. Bu anlatımlardan birisi de Hz. Ali’nin bu savaşta bedeninden yetmiş yara almasına rağmen son ana kadar peygamberin yanında savaştığı ve Cebrail’in, Hz. Ali’nin bu fedakarlığını görünce birkaç defa: Zülfikar’dan başka kılıç, Hz. Ali’den başka da yiğit yoktur” dediği rivayetidir.
Alevîlik’te ve Şiîlik’te önemli bir yere sahip olan Zülfikar isimli kılıcın temsîlî bir resmi.
Hendek savaşında
Hendek Savaşı
Hendek Savaşı’nda, Araplar’ın ünlü savaş kahramanı Amr bin Abduved’in hendeği atıyla aşması üzerine çarpıştılar. Amr’a göre daha zayıf görünümlü olmasına ve Amr’ın küçümsemesine rağmen Hz. Ali galip geldi. Amr’ın, Hz. Ali tarafından yenilmesi Medine’yi kuşatan ve bu kuşatmayı destekleyenler arasında üzüntü ve ümitsizlik meydana getirdi. Hendek Savaşı’nın sonucunda Hz. Ali’nin bu başarısının önemli bir yeri olduğuna inanılır.
Hayber savaşında
Hayber Savaşı
Hayber Savaşı’nda, ilk iki taarruzu yönetenler (Ebu Bekir ve Ömer) bir başarı sağlayamayınca peygamberin sancağı Hz. Ali’ye verdiği, Hz. Ali bin Ebu Talib’in o gün galip gelinmesinde büyük rol oynadığı rivayet edilir.
Bu savaşta Hz. Ali’nin Hayber kalesinin kapısını eli ile yıktığı ve bu kapıyı kendisi için kalkan olarak kullandığı söylenir. Hayber kalesinin alınmasıyla Şam Suriye ticaret yolunun güvenliği sağlanmış oldu
Mevcut Yorum Sayısı 0
Hz. Ali Kişisel Özellikleri Alanına Ekli yorum bulunamadı. İlk Yorumu siz yapın.!
Lütfen bir yorum yazınız.